Gaziantep FK-Galatasaray maçı değerlendirmesi: Aslan moral buldu
Süper Lig’in 11. haftasında Cumartesi gününün son karşılaşması Gaziantep FK ile Galatasaray arasında oynanarak tamamlandı. Hafta içi ağır bir hezimet yaşayan sarı kırmızılıların taraftarını mutlu etmek ve hatalarını telafi etmek adına bu maçı mutlak suretle kazanmaları gerekiyordu. Kazanmak adına bir diğer sebebi ise zirveden geride kalmamaktı muhakkak.
Cimbom hızlı başladı
Hafta içi oynanan Real Madrid karşısında büyük bir hüsran yaratan Galatasaray takımının bu akşamki karşılaşmada neler yapacağı meçhuldu. Neticede daha önce de gözlerimizin önünde olan zorlu fikstürün bir diğer ayağı aynı şekilde zorlu Gaziantep deplasmanı olarak görülüyordu. Ne yalan söyleyeyim maçın büyük çekişmeye sahne olacağını düşünüyordum ancak beklediğim gibi geçmedi, özellikle ilk yarı… Maça PSG karşılaşmasında olduğu aynı zamanda Madird maçında beklediğimiz gibi 3’lü savunmayla başladı. Geçen hafta oynanan Rize maçını başarılı bir şekilde çıkaran Ahmet Çalık bu maçta kendisini Marcao ve Luyindama’nın arasında buldu. Orta sahayı kalabalık tutan Fatih Hoca hücum bölgesinde Adem dışında pek bir değişiklik sunmadı. Sol kanatta da Nagatomo dinlendirilirken yerini Emre Taşdemir aldı. Oyun başladığında şunu farkettim ki ; Galatasaray oldukça yüksek konsantrasyonla giriş yaptı. Savunma oturaklı, Emre’nin adam kaçırmasın durumunda Marcao, Marcao’nun adam kaçırmasın durumunda ise Ahmet Çalık kademeye girecekti. Nitekim öyle de oldu. Ancak ilk yarıda değil… Elde kalan tek forvet Florin Andone de girdiği ikili mücadele sonrası sakatlanarak oyundan çıktı ve yerine son zamanların tartışılan isimlerinden Babel santrfor olarak oyuna girmiş oldu. Buna rağmen takımın hücuma kolektif bir bilinç ile çıkması, Ömer-Lemina-Feghouli üçlüsünün yardımlaşmalarına Babel’in de destek vermesi bu noktada önemli oldu diyebiliriz. Nitekim baskılı ve oturaklı bir oyun akışında Ömer’in biraz zor pozisyonda harika bir vuruşla Aslan’ı öne geçirmesi de gecikmedi. Golden sonra oyun denegelenebilecek gibi görünürken bu defa sahneye Emre’nin güzel ortasında, hatta pasında yine son zamanların tartışılan isimlerinden Feghouli müsait pozisyonda topu ağlara göndermekte zorlanmadı.
İkinci yarı Diarra meltemi
İlk yarıda oldukça tutuktu Gaziantep Futbol Kulübü. Ligin ilk maçında Fenerbahçe karşısında ağır bir yenilgi alan kırmızı siyahlılar daha sonrasında inanılmaz bir toparlanma sürecine girdi ve tırmanışa geçti. Bunda emin olabilirsiniz ki Sumudica’nın yüzde yüz etkisi vardı. Dolayısıyla bu maç için de futbolseverler bu etkiyi bekledi, ilk yarı olmadı ancak ikinci yarı muhakkak bir kıpırdanma olacağını düşünüyorlardı. Ben de Gaziantep’den, Sumudica’da bir reaksiyon bekliyordum doğrusu. Çünkü Sumudica gerçekten beni değerlendirmem özelinde “kurt hoca”dır. Pes etmeyen, mücadele isteyen ve bunu oyuncularına aşılayabilen bir hocadır. İkinci yarı başlangıcında oyuna aldığı orta saha oyuncusu Diarra gerçekten de takımını ayağa kaldırmaya başladı. Güzel çalımlar ve paslar kendi arkadaşlarını da ileriye doğru sevkederken Galatasaray da geriye yaslanmaya başlamıştı. Elbette deplasmanda iki farkla öndeyseniz oyunu biraz daha geride karşılamanız çok mantıksız olmaz. Bulacağınız kontra atakaları iyi bir şekilde değerlendirebileceğinizi düşünüyorsanız tabii ki… Gaziantep FK, etkisiz ve beklentiler altında kalan forvet oyuncusu Twumasi’nin yerine Furkan Soyalp’in girmesiyle golü bulma adına sınırlarını biraz daha zorlamaya başladı. Kanat ataklarını sıklaştıran Sumudica’nın ekibi final etabında bir türlü başarılı olamayınca golü de bulamadı. Bu arada az sayıda hızlı hücum şansı yakalayan Galatasaray da Feghouli’nin direkten dönen topuyla farkı üçe çıkarma şansını kaçırdı. Akabinde duran topta da topun başına geçen Cezayirli oyuncu direği bir kez daha aşamadı ve işte aklıma o an “Direklerin Efendisi” Hamit Altıntop geldi.
İstediği neticeyi aldılar
İlk yarı Galatasaray ikinci yarı ise Gaziantep her ne kadar baskılı oynuyor gibi görünse de sık sık ya faullerle ya da ofsaytlarla duran oyunun çok heyecan verdiğini söylemek maalesef mümkün olmadı. Galatasaray zor gibi görülen deplasmanda 2-0 gibi net bir skorla İstanbul’a dönerken bir tepki gösterebilecek güçte olduğunu taraftarına gösterdi. Saavunmayı toparlayan Luyindama ve Ahmet Çalık oldu. Lemina orta sahanın dinamosun haline geldi. Ömer Bayram sınırlarını zorlamaya devam ediyor. Bunlar Cimbom açısından galibiyetle birlikte güzel gelişmeler olarak nitelendirilebilir. Ancak şu bilinmelidir ki Gaziantep FK oldukça vasat bir oyun sergiledi ve Galatasaray’da hala bazı oyuncular maçın sonlarına doğru lakayıt hareketlerini gösterebiliyor, ciddiyetten kopuyor. Şampiyonluğu düşünüyorsanız oyun disiplininden kat’i suretle kopmamanız gerekir. Gerekirse farkı açmak adına kontrollü hücumu bile daha fazla düşünebilirsiniz.
Taylan İlk Kez Forma Giydi
Öte yandan bir diğer önemli sayılabilecek gelişme de Taylan Antalyalı’nın maçın son dakikalarında da olsa ilk kez formasına kavuşması oldu. Günlerdir hatta haftalardır konuşulan, taraftarlarca forma giymesi ümit edilen ve kendisine güvenilen Taylan için geçtiğimiz süreçlerde Fatih Terim “Henüz hazır değil” diyerek zaman istemişti. Sanırım antrenmanlarda kendini göstermeye başladı ve Fatih Hoca da birçok kez olduğu gibi oyuncusunu oynatarak kazanacağı düşüncesiyle sahaya sürmeye başladı. Bu az sürede pek bir etkisi olmasa da ciddi bir potansiyele sahip oyuncunun zamanla oynadığı takdirde neler yapabileceğini hep beraber göreceğiz.