Tuzlaspor – Galatasaray Maçı Yorumu: Bir Bilmece Gibi

Oyuncuları anlamak zor. Yanlış anlaşılmasın bu söylemim, elbette yakından tanımak biraz zor olduğu için içeride tam olarak nelerin konuşulduğunu bilmiyoruz. Bulundukları mevcut psikoloji, oyuna hazırlanırken akıllarındaki belki cesaret, belki karamsar soru işaretleri gibi değişkenleri bir bütün olarak lehlerine çevirmek yine onların işi. Türkiye Kupası’nda karşılaşacağı Tuzlaspor maçı kesinlikle bir fırsattı.

Baskılı Oyun Kazandırır

Belki her maç için bunu söylüyorum ve bu sene itibarı ile klişeye dönüşmüş olabilir. Galatasaray özellikle son haftalardaki müthiş düşüşü bu maçla birlikte daha fazla dibe vurmak için sürdürecek mi ? Yoksa yine bir son dakika hüsranı bizi mi bekliyor ? Olmadı. Evet her ne kadar rakip 2. Lig ekibi Tuzlaspor olsa da her maçı aynı ciddiyet ile karşılamanız gerekir. Bakın son oynanan Şampiyonlar Ligi maçında PSG’li dünya yıldızı Mbappe 90 dakika öncesi dikkat çekici bir açıklama yapmıştı. “Rakibimizi önemsiyoruz ve kazanmak istiyoruz. Bunun için bize Galatasaray’ın son maçlarını izlettiler.” Gruptaki yerleri garanti olmasına rağmen ne denli mücadele ettiklerine de hep birlikte şahit olduk. Dolayısıyla Galatasaray’ın da Tuzla maçı için elinden geleni yapması gerekiyordu. Önemseme konusu bir kenara, oyuncular kredilerini tüketmeye çoktan başlamıştı. Son Ankaragücü şoku hala kimsenin üzerinden atılmış gibi görünmüyor sonuçta. Atlatmaya mecbur özellikle bir grup var o da oyuncular ve teknik ekip. Nitekim öyle de başladı maç. Galatasaraylı neredeyse tüm oyuncular santra ile birlikte adeta ok gibi ileri fırladı. Bu görüntü beni şaşırttı doğrusu. Halbuki olması gereken bir görüntü değil mi? Sonrasında önceki senelerden alıştığımız pres oyunu Tuzlalı oyuncuların aklını karıştırdı. Bunun meyveleri de ilk 16 dakikada ve peş peşe gelen 2 gol oldu. Uzun bir sakatlıktan dönen Falcao’nun, takımı adına attığı ikinci gol oyuncunun kendisi için önemli bir moral oldu muhakkak.

Devamlılık, Kapasite ve İstekle Doğru Orantılıdır

Maçın başından itibaren ikinci yarının ortalarına kadar gayet güzel gitmekte Galatasaray için. Bulunan üçüncü golle birlikte ikinci yarı takım için hayli rahat geçti. Yapılan bazı basit top kayıpları hariç tabii… Tuzlaspor’un bazı ataklarının kesilmesi ve Belhanda’nın dördüncü golle fişi çekmesi son düdüğe erişilmesini sağladı. Feghouli, Nagatomo ve Taylan başta olmak üzere hemen hemen bütün oyuncular bu maçı istedi. Atakları yönlendirmede, kanat organizasyonlarında oldukça başarılıydılar. Özellikle sağ kanattan alıştığımız Feghouli-Belhanda-Mariano üçlüsünün geliştirdiği ataklar golleri getirdi diyebiliriz. Bu kanat iyi işlediği sürece yani Belhanda’nın iyi gününde olmasıyla golün gelmemesi biraz mucize oluyor.Kaldı ki hala ısrarcıyım, Belhanda güzel oynadı ancak bu takımın oyuncusu değil. Öte yandan kolektif yapıya bürünüp statik bir şekilde hücuma çıkarak rakip kalede etkili olduğunu gördük takımın. Rakibi karşılama ve hücuma daha etkili çıkmak adına çalışılması gereken şeyler var. Bu da istekle alakalı bir durum. “Bir takım yüksek presten nasıl çıkar, rakip yarı sahada nasıl bilinçli pres yapar, en hızlı şekilde kaç saniyede topu elde edebilir ?” gibi soruların yanıtı yine kendilerinde saklı. Bunun için örnek olarak Atalanta takımına ait özellikle son Şampiyonlar Ligi maçını analizleriyle ve çeşitli görsel efektlerle birlikte izlemelerini öneririm. Yalnız bu maçla ilgili şunu net bir biçimde görümüş olduk. Bir maça ne kadar odaklandığınız, ne denli istediğiniz, taktik ve disiplin anlayışınızı nasıl yansıttığınız çok ama çok önemli. Tekrar ediyorum, rakip takım Bölgesel Amatör Ligi takımı dahi olsa sonuçta ortada bir karşılaşma var ve herkesin her oyuncudan, dolayısıyla takımdan beklentisi var. Bu belirttiğim faktörleri sahada ne kadar pozitif anlamda gösterebilirseniz oyun size bir o kadar basit ve keyifli gelir. Yeri gelecek psikolojik ve fiziksel zorlanmalar yaşamanız kaçınılmaz olacaktır ama asla takım bütünlüğünden vazgeçmemeniz gerekir. Sizi hep bir adım ileri taşıyacak nokta burada bulunur. Bunu bu maçta olduğu gibi yakalayıp devamlılık alışkanlık haline getirmek de yine bizzat elinizde bulunmakta.