Yarına Tek Bilet Film İncelemesi | Yorum
Yarına Tek Bilet film, konusu, oyuncuları, yorumları, karakterleri, İMDb puanı, izlenir mi, İlk Türk Netflix filmi, Leyla kim, Ali kim, incelemesi, fragmanı, gibi aramalarınıza yorum güncel’den bulabilirsin.
Başrollerinde yine daha önce Netflix yapımı Atiye dizisinde izlediğimiz Metin Akdülger ve güzel oyuncu Dilan Çiçek Deniz’in yer aldığı Netflix filmi sonunda yayınlandı. Büyük bir merakla beklenen Yarına Tek Bilet filmi biz de oturup tek solukta izledik. Yer yer güldük yer yer kafamızı ve düşüncelerimizi bulandırmayı başaran dizi bizden geçer notunu aldı. Elbette birçok izleyen gibi bizim de takıldığımız noktaları oldu. Ancak bu “ilk Netflix Türk yapımı filmimiz” düşüncemizi de bastıramadı doğrusu. İlk iş olarak bakıldığında gayet güzel enstanteneler barındıran filmi gelin biraz da yakından inceleyelim.
Yarına Tek Bilet Konusu
Romantik drama türünde yer alan film İsveç yapımı Hur man stoppar ett bröllop (How Stop a Wedding) adlı filmden uyarlanan filmin senaryosunu Faruk Özerten kaleme aldı. Yönetmenliğini ise daha önce Çok Film Hareketler Bunlar, Silsile ve Aile Arasında gibi filmlerin de yönetmenliğini yapan Ozan Açıktan çekti.
Filmde Ankara’dan İzmir’e doğru çıktıkları yolculuklarında yolları kesişen iki yabancının hikayesini konu ediyor.
Yolculuk sırasında tanışan ve birbirlerinden oldukça farklı karakterde olan iki yabancı olan Ali ve Leyla başlarda sürekli atışsa da birbirlerini tanıdıkça aralarında farklı bir çekim oluşur. Hayatlarında yeni bir sayfa açmak isteyen ikili, birlikte vakit geçirdikçe kendi gerçekleri ile yüzleşmeye başlayacaktır.
Yarına Tek Bilet İncelemesi
Yarına Tek Bilet filmi tek bir mekan çekimi ile hazırlanan ve filmin büyük bir çoğunluğunda iki ana karakterin yer aldığı bir yol filmi. Uyarlandığı filmden farklı olarak isminin Yarına Tek Bilet olarak seçilmesi bence filme dair ilk merak olgusunu yakalayan nokta. Çünkü neden Yarına Tek Bilet? Bunun yanıtını da aslında filmin ilk sahnelerinde anlıyoruz.
Filmin ilk açılış sahnesinde birbirine iki yabancı olan Ali ve Leyla karakterini görüyoruz. Büyük ihtimalle bir gerginlikle başlıyor olması ve Ali’nin basit diyologlara karşı verdiği derin anlamlı cümlelerin sonucunda izleyenlerin çoğunluğu “bu ne ya?” diyerek filmi izlemeyi bıraktı. Sosyal medyada filme gelen tepkilerden de bu açıkca anlaşılıyor. Ancak bize kalırsa bu yanılgıya düşerek filmi izlemeyi bırakanlar çok şey kaçırdılar…
Filmde kurulan hoş diyaloglar ve Büyük Ev Ablukada’dan tutun da Ercan Saatçi’ye kadar geniş bir müzik skalası ile film izlenmeye değer.
Yer yer müzikleri yer yer de Ali’nin soruları gerçekten kafa açıcı ve izlerken insanın ruhuna dokunan cinsten. Buna bir de film sonunda İzmir manzarası eşlik edince her şey daha da güzelleşiyor.
Oyunculuklar, Müzikler ve Diğer Her Şey…
Genel hatlarıyla bakıldığında aslında filmin özellikle Türk sinemasında eşi benzerinin pek olmayışıyla da bir adım öne çıkıyor. Belki de bu durumun getirdiği sonuçlardan biri de filmdeki ses problemiydi denebilir. Diyalogları duymak için sonuna kadar sesi açmak gerekiyordu. Diğer yandan da bir anda müziklerle ses artınca bu durum biraz televizyonda yüksek sesli reklamları anımsattı bize. Diğer yandan film öncesi acaba Metin Akdülger ve Dilan Çiçek Deniz ikilisi uyumlu olur mu diye düşünmüştük. Ancak filmde aslında ne kadar da uyumlu olabileceklerini de görmüş olduk. Bu da tabi ki bu iki genç oyuncunun yeteneği ve hikayenin işleyişi ile gelişen duygusal bağdan kaynaklanıyor desek sanırım yanlış olmaz.
Gerek renk tonları, gerek hikayenin ilerleyişi gerekse bizi oradan oraya savuran müzikleri ile Yarına Tek Bilet filmi bizim için izlemesi oldukça keyifli, ruha dokunan ve kafa açan bir film oldu. Henüz izlemeyen ve sosyal medyadaki yorumlara bakarak boşver iyi değilmiş zaten diye düşünerek vazgeçenlere şiddetle tavsiyemizdir.