Do Not Disturb Yorumları ve Ekşi Sözlük Tepkileri
Do Not Disturb Yorumları, ekşi, yorum, film analizi, konusu, oyuncuları, yorumları, imdb, ekşi, 2023 gibi aramalarınız için yorumguncel.com’da kalın.
Uzun zamandır hasret kaldığımız ve ne zaman çıkacak diye merak ettiğimiz Do Not Disturb filmi sonunda yayında! Cem Yılmaz dokunuşunu hissettiğimiz ve izlerken çok eğlendiğimiz bir film olma özelliği taşıyan film elbette sosyal medyada oldukça tartışıldı.
İzleyenlerinden 6,4’lük bir imdb puanı toplamayı başaran film hakkında neler söylendi hadi gelin birlikte göz atalım.
Spoiler içermeyen içeriğimizi umarız seversiniz 😉 Yorumlarınızı bekliyoruz
Do Not Disturb Dizi Konusu
Filmin konusu, Pandemi yüzünden işsiz kalan Ayzek iyice dibe vurmuştur. Nihayet sessiz sakin bir otelde iş bulur fakat daha ilk gece vardiyasında konuklar başına olmadık işler açar.
Yıllarca vapurlarda garsonluk yapan Ayzek, pandemi nedeniyle işsiz kalır ve sonunda bir otelde gece vardiyasında iş bulur. Ancak Ayzek’in ilk gecesinde başına neler geleceğini kim bilebilir?
Do Not Disturb Yorumları
Do Not Disturb Yorumları / Ekşi Sözlük
absürd komedi tarzında iyi bir deneme diye tanımlayabilirim. yer yer senaryoda dağılmalar mevcut olsa da ve hatta sıkmaya başlasa da illa ki filmi sonuna kadar izleyip bitirmek istiyorsun. kişisel gelişim zırvalığının alaya alınmayıp gerçekte dikkate alındığında ruhsal rahatsızlığı olan bireylere nasıl olumsuz etki yaptığı ortada. film esnasında varoş dili ve edebiyatından betimlemelere yer verilmesi ve bunun iki uç noktadaki insan arasında yaşanması (profesör ve davut ağbi) gayet komikti.
-siz kimsiniz?*hakket bu şekilde toplulukla varolan bireysel ezikleri ne yapmalıyız sevgili sözlük?
bir diğer komik sahne bana göre şuydu, metin’in davut’u vurduktan sonra aralarında geçen diyalogda;
davut: romanlarda, filmlerde ki gibi sevmek!
metin: hangi roman lan hangi roman? bir tane roman söyle, hangi romanı okudun sen?
- picowski
şahane olmuş filmdir. her cem yılmaz filminde deli gibi gülmek isteyenler uzak dursunda şuraya bok gibi olmuş vs. yazmasın. çekimleri, kostümleri, mekanı, senaryosu ve tabi ki her biri ayrı ayrı üst düzey oyunculuklarıyla gayet olmuş filmdir. hollywood yapımı olsa burda methiyeler düzülecek filmi yermeyelim dostlar. cem yılmaz sinemamız için ciddi bir kalitedir. ayrıca özge özberk hanımefendiden öyle bir karakter nasıl çıkardın be adam. saygılar.
- durmaz
cem yilmaz’in kucuk dunyalara adim attigi daha cok film izleriz umarim. cehaletin altin cagi yasanan ulkemizde, anlamliydi. pek cok insan pandemi yuzunden zarar gordu. yalnizliga itildi, sanal kimlikler onemli oldu. fakat sosyal medyanin olumsuz etkileri var. telefon icinde yasanan hayata ozenen, guce tapan, ekonomik zorluklar ceken ama cebini haksizca doldurmayi dusunmeyen, bir cicegi sever gibi bir insani sevebilen, herkesin sevdigi karakter gibi olmak isteyen metin’in hayati bu yuzden samimi geldi. beni de yukari cekin cigligi attiginin farkinda olmayan o kadar cok insan var ki. “14 bin takipcisi olan kisi neden olmek ister?” olumlu geri bildirim almayi, nefes almak gibi hayati bulanlarin sorusu. onlarin dunyasinda her aniniz, ozlu soz ve muzik esliginde paylasilmali.
- pia pia piano
amk cem yılmaz bu işte.
iyi mi kötü mü siz karar verin. uzun zamandır kült komedi yapmıyor adam. komediye doyum olmuş sanırım. ya da başka bişe. ya da kendi çapında takılıyor.
ama sanırım artık bir arog, gora göremeyeceğiz. olsun. bunu da izleriz. soft komedinin bir tık altı. (komedi olarak bakarsan) sanatsalın da bir tık altı. (sanatsal olarak bakarsan). yani özetle ne olarak bakarsan hepsinin bir tık altı.
komedinin bin tık altı. o yüzden komedi muamelesi yapmayın şuna. film amk. açın izleyin yatın.
- organ
yine bir cem yılmaz klasiği. zaten artık düzgün film çıkmıyor , cem yılmaz da olmasa bir şey izlemeyeceğim. hızlıdan birkaç bir şeyler daha yapsa bari.
- muhtar of istanbul
cem yılmaz’ın en son sinemada pek yakında filmini izlemiştim. ondan bu yana hiçbir filmini takip etmiyorum.
filmin ilk bir saatini daha çok sevdim. ilaç konusundan sonra yer yer sıkıldığım oldu. ama sosyal medyayı tiye alış tarzı, pek çok kişinin yazdığı gibi wes anderson filmlerini de andıran renk paleti, hemen hemen tek mekanda geçmesi, tek gün hatta nerdeyse tek gece sürmesi, diyalog ağırlıklı ilerlemesi, dekorlar, detaylar hoşuma gitti.
- oztrink
cem yılmaz abi hala bir şeyler deniyor, bu bok çukuruna dönmüş sinema evreninde tabi ki izlerim, tatlı hayattan irfanı görmek de sevindiriciydi ayrıca daha çok görelim.
ben de cem abinin sinemasının uyandırdığı hissiyat şu, abi çok kazandık biraz da kafamdakileri deneyeyim. kötü bir yorum olarak anlaşılmasın ayrıca kim olsa dener.
adamın karakter oyunculuğu harika ayrıca koy fransız sinemasına sırıtmaz.
- vusto
kötü desen değil, iyi desen değil öyle garip bir film.
aslında bence temel sorunu senaryo. cem yılmaz kötü bir senarist değil. ama yardım alması gerekiyor.
sorun cem yılmaz’ın hem başrol, hem hikaye yazarı, hem senarist, hem yönetmen, hem yapımcı olmak istemesi. başrol ve hikaye tamam, yapım şirketi de kendisinin o da tamam. ama senaryo: cem yılmaz ve xxxx, yönetmen: xxxx olsa daha iyi olurdu.
tam da bu sebeplerden filmde olacakmış gibi yapıp bi olamamışlık var. tam da bu sebepten bir sürü güzel detay, bir sürü güzel sahne, bir sürü güzel incelikler, sözler, tespitler güme gidiyor.
öte taraftan cem yılmaz bu türde ustalaşıyor. hakkını yemeyelim. karakomik filmlerden daha iyi en azından.
- o beldenin sakini
her yaptığın filmde rol almak zorunda değilsin be cem reis, sırıtıyor oyunculuğun.
basit bir senaryo, yüzeysel bir kurgu ile ilkokul seviyesinde mesajların verildiği film. karakomik serisi ile başlayan bu konsept olmamış maalesef.
mekanın güzelliği ve üstad celal kadri kınoğlu için izlenebilir diyelim.
- element eighty