Bir Başkadır Yorum ve Sosyal Medya Tepkileri
Bir Başkadır dizi, Ethos dizi, ekşi, imdb, yorum, yorumlar, oyuncu, cast, izle, türkçe dubkaj, dizi yorum, inceleme, kaç bölüm, ne demek, netflix gibi aramalarınız için yorumguncelcom’u takip edebilirsiniz.
Bir Başkadır dizi, Ethos dizi, ekşi, imdb, yorum, yorumlar, oyuncu, cast, izle, türkçe dubkaj, dizi yorum, inceleme, kaç bölüm, ne demek, netflix gibi aramalarınız için yorumguncelcom’u takip edebilirsiniz.
Netflix’in yeni Türk dizi içeriği ve Berkun Oya imzalı Bir Başkadır dizisi 12 Kasım tarihinde Netflix kütüphanesinde yerini aldı. Dizinin uluslararası ismi ise Ethos olarak duyuruldu. Netflix Türkiye’nin 4. Türk dizi içeriği olan yapımın yönetmen ve senarist koltuğunda daha önce Masum, Analar ve Anneler, İntikam gibi dizilerinde yönetmenliğini yapan Berkun Oya’nın imzasını taşıyor.
Dizinin başrolünde ise Öykü Karayel, Fatih Artman, Funda Eryiğit, Alican Yücesoy, Tülin Özen, Defne Kayalar, Bige Önal ve Settar Tanrıöğen gibi isimler yer alıyor. Her şey bir yana şu ana kadar Netflix Türkiye’de yayınlanan Atiye, Hakan Muhafız ve Aşk 101 gibi yapımların ardından bu dizi daha gerçekçi, daha toplumsal bir temada olduğunu söyleyebiliriz. Dizinin sosyal medya tepkilerine şöyle bir göz atında oldukça beğeni topladığını, izleyenin başından kalkmak istemediğini ve gerçekçiliği ile dikkat çektiğini söyleyebiliriz. Şimdi gelin dizinin önce konusuna ardından da Bir Başkadır dizi yorum ve sosyal medya tepkilerine daha yakından göz atalım. Sizin de dizi hakkında yorumlarınızı sosyal medya hesaplarımızdan bekliyor olacağız, iyi okumalar.
Bir Başkadır Konusu
Dizinin konusu, farklı sosyo-ekonomik geçmişlerden gelen ve İstanbul’un renkli ve canlı hayatında şaşırtıcı tesadüflerle yolları kesişen kendine özgü bir grup karakteri konu alıyor. Bu karakterler ya yeni bir yola yürümek ya da karmaşık bir geçmişle hesaplaşmak zorunda kalacaklar. Hayatları farklı, hayalleri farklı, korkuları farklı. Birbirlerine zıt görünseler de yolları kesiştiğinde sınırlar ortadan kalkacak ve hepsi birbirinin hayatına dokunacak.
Bir Başkadır Yorum ve Sosyal Medya Tepkileri
İlk yorum Ayşe Arman’dan
Güzel bir replik ve acı bir gerçek..
Arkadaş Masum dizisini izlememiş diye düşündürdü bu tweet
Oyunculukların muhteşemliği
Bir Başkadır Yorum Ekşi Sözlük
“cembiiiiiiiiirrr nası datlısın.
- bölümden bildiriyorum, viskiye düşücez bu gece uyumazsam. izlerken daha çok berkunsal mizahi öğelerle oyalandım depresyona girmemek adına
-iyi günaydın “ruhiye” sabah seriflerin hayırlı olsun tobe tobee gonusmaz gonusmaz
+ruyamda gördüm ben seni
-iyi boh yedin” butterfly00
“bize tek seferde üç bölüm izleten ilk türk yapımı olarak tarihe geçen netflix’i, nuri bilge ceylan ve zeki demirkubuz karışımını ortaya çıkaran görüntü yönetmeni yağız yavru’ya, türkiye’nin bütün gerçeklerini iliklerinize kadar hissettiren oyunculara ve yazan yöneten herkese teşekkürü borç bilirim.” aglama melis
“başladım ve sonuna kadar bırakamadım çok güzel olmuş bir yapım.” remaker
“ilk bölümü izler izlemez düştüm buraya. harika. nolur sıçma bir kaç bölüm sonra. bayıldım.” machete cortez
“övülecek kısmı en azından başlangıç için öykü karayel’in oyunculuğu. bu oyunculuk değil direk o kadını yaşamış en ufak mimiğinde bile o kadını oynamadığını o kadın olduğunu hissediyorsunuz. gerçekten çok farklı bir seviye bence bu.” bu da benim nickim husnu bey
“sadece tek bölüm bile geri kalana referans oldu benim için. ülkesinin insanını çok iyi tanıyan kişilerinden ellerinden çıktığı o kadar güzel belli oluyo ki. sanki bir asghar farhadi filmi izliyormuşum gibi hissettim. eminim ki geri kalanınında düşüncelerim böylesine pozitif olucaktır. 9/10 ilk bölüme.” agro
Müzikleri mükemmel sanki eski bir Türk filmi seyrediyorum
Kızım sinema-Televizyon öğrencisi benden diziyi izlememi ve yorumlamamı istedi. İki günde izledim tamamını. Birinci saptamam şu, oyunculuk üst düzey. Özellikle Öykü Karayel, bu nasıl bir performans detirtiyor. Abi, yine muhteşem bir oyunculuk performans sergiliyor. Diğerleri de öyle. Ama bu oyunculuk performansı, diziye duygusalca yaklaşıma kilitliyor insanı, saptamaları görmeyi zorlaştırıyor bence. Konulara yaklaşım açısından tipik türk dizilerini bir kaç basamak üste taşımış bence. Bu sanat yaklaşımıyla değil, beğeni düzeyine göre dizi yapanlar için umarım yol açıcı bir basamak olur. Bunu dizi kalitesi açısından, var olanının dışına atılmış ilk adım olarak görüyorum. Önemli bir adım ama emekleme dönemi olarak değerlendirip, tüm ekibi kutluyorum. Görüntü yönetmenini de ayrıca kutluyorum. Muhteşem görüntüler. Kimlerden etkilendiği beni ilgilendirmiyor. Herkes kendinden öncekileri öğrenir bir tuğlada kendi koyar. Koyacaktır da bence. Umut vadediyor. Diziyi izlerken, Asghar Farhadi filmlerini anımsadım. Herkesi kendi koşulu içinde, yargılamadan, ötekileştirmeden olduğu gibi, kendi iç çelişkileriyle, eğri-doğru yönleriyle ele alıp filmlerinin sonunda hepsi haklı detirtiyor. Dizide bu yolda adım atmış. Ama elbette Farhadi başarısını beklemek günümüz Türkiye’sinde ki diziler göz önünde bulundurulduğunda haksızlık olur. Uzun bir yolda bir adım yalnızca. Eğer örnek alınırsa türk dizileri açısından çok olumlu olacaktır. Kimseye parmak sallamamışlar, yargılamamışlar. Türkiye panoromasını göstermeyi amaçlamışlar gibi görünüyor. Çizebilmişler mi, hayır. Günümüz Türkiye’si böyle mi? Değil. Bir yapıtın gerçekçi olması isteniyorsa, tipikler titizlikle çizilmeli. Gelelim dizideki konulara; En başarısız olandan başlamak istiyorum. Gülbin karakteri ve ailesi üzerinden kürt meselesine bakış. Dizi, kürt meselesine asla dokunmak istememiş ama neyin zoruylaysa onu da bir kenarda tutmak istemiş olmalı. Ama tutamamış. Eğer Türkiye panoromasını vermek istiyorsanız, bu ülkenin en önemli sorunlarından olan kürt meselesine gereken özeni göstereceksiniz. Gösterememişler. Gülbin’in didaktik saldırgan, kardeşleri birbirine düşüren basit bir yansımasıyla sınırlı kalmışlar. Keşke hiç dokunmasalardı bu konuya dedim ben. Diziye gölge düşmezdi en azından. İkinci başarısızlık, Gülbin’in kız kardeşi karakteri. Son yirmi yıldır, yeşil sermayenin, yandaşların varsıllaşmaları, yaşam biçimlerini yansıtıyor mu? Hayır. Aksine islami kesim madur gösterilmiş yaratılan karakterlerle. Tipik diyemiyorum bunlara çünkü tipik değiller. İçlerinde böyle insanlar yok mu? Var elbette ama tipik değiller. Tipik birçok karakteristik özelliği içinde barındırır. Çoğunluğu ele verir. Oysa islami sermeyeyle, iktidarın yalakalığıyla varsıllaşan çoğunluğu temsil eden bir karakter yok dizide. Var olan da arka planı karartıyor, bütünü gizliyor, nedenlerini gizliyor. Bu tehlikeli bir yaklaşım. Bu toplumda birbirimizi anlayacaksak karşımızda kim var çok iyi bilmemiz gerek. Dizi bunu gizliyor, duygusal yaklaşıma zorluyor. Bu yanıyla tehlikeli. Diğer konu, hoca karakteri. Eğer panorama çizeceksen, yıllardır şeyhler, tarikatlar, hacılar, hocaların bu ülkeye verdiği zararı göstereceksin. Dünya iyisi bir hoca bunu göstermiyor, bu gerçeği gizliyor. Böyle hoca yok mu var ama azınlık, asıl büyük kesimde bizim özellikle AKP döneminde yaşadığımız şey şu. Tacizler, tecavüzler ve biata yönlendirilen, mücadeleden koparılan büyük bir kesim. Hoca tipik değil, tekil. Çoğunluğu temsil etmiyor. Panororamaya soyunduysanız, hocayı aklamayacaksınız. Aksine tüm iğrenç yanlarını ortaya dökeceksiniz. Çünkü gerçeklik bu. Genel bir bakışla baktığımızda, islami kesimi aklıyor, madur gösteriyor. Yenge yıllardır acı içinde, tükenmiş bir kadın. Tecavüzcüsü zavallı gösteriliyor. Bu mudur tecavüze yaklaşım biçimi? Arkadaşı tecavüzcüsüyle evlendirilmiş bir kadın. Bu mudur topluma vereceğiniz mesaj. Bırak bu işin peşini, unut… Unutabilir mi tecavüz yaşamış bir kız çocuğu. Ama yenge unutuyor birden iyileşiyor ve sevince boğuluyor. Kaldığı yerden yuvasına mutlu dönüyor. Yasin karakteri kadına senin kalbin bakire diyebilir mi? Hayır her gün kadının yüzüne vurur böyle bir karakter. Ayrıntılara girmeyeceğim uzar gider bu yorum. Genel temelleriyle ilgili saptamalarım bunlar. Ama yineliyorum, bu dizi, Türk dizilerini bir sonraki aşamaya taşımak için büyük bir adım. Sırf bu yanıyla, öncülük edeceği için kutluyorum tüm çalışanlarını…
Yaptığınız inceleme için teşekkürler 🙂