Fenerbahçe – Beşiktaş maçı değerlendirmesi : Ersun hoca karlı çıktı

2019 yılının son İstanbul derbisinde Fenerbahçe, Beşiktaş’ı ağırladı. Üst sıralarda bulunan takımlar için kabus gibi geçen 15. Haftanın ardından gelen derbi haftasında Fenerbahçe, hata yapmadı. Beşiktaş ise Saracoğlu’nda oynanan maçta yüksek beklentiler içerisinde gelip eli boş döndü. Fenerbahçe bu galibiyetle yeniden zirve yarışındaki iddiasını Sivas ve Galatasaray’ın puan kaybettiği haftada arttırmış oldu. Ama Fenerbahçe’nin sorunu iç saha oyunu değil, deplasman oyunu sorunu olduğu için asıl hatasız Fenerbahçe’yi orada görebilecek miyiz? Bence Fenerabahçe taraftarı şimdiden onu düşünmesi gerekiyor.

Maça gelirsek..

Fenerbahçe’de Ersun hoca Sivasspor faciasının ardından kadro tercihinde sürekli tekrarladığı hataları tekrarlamadığı bir 11 ile sahaya çıktı. (Tabi bence burada Moses’in sakat Garry’nin de cezalı olmasının büyük etkisi olduğunu düşünüyorum) Tolga, Jailson ve Deniz’i ilk 11’de düşünen hoca, maç içerisinde bu oyuncuların ortaya koyduğu ciddi performanslarla fark yarattı. Bunu çıplak gözlerle görebildik. Stoper tandeminde izlediğimiz Serdar-Jailson ikilisi maç boyunca güven vermese de bekleneni yaptı. Jailson’un ayağının kaydığı ve Burak’ın gole yaklaştığı pozisyonda insan ister istemez, ‘Bir takımın stoperi böyle pozisyonlarda ayakta kalacak abi’ diyesi geliyor. Ancak Jailson stoper olmadığı için suçu da doğrudan Jailson’da bulamayız. Bu konuda alternatiflerden gereken oyunun çıkmaması hem hocaya hem de yönetime yazıyor.

Altay yine kritik pozisyonlar kurtardı

Altay, her maç olduğu gibi yine kritik pozisyonlarda ön plana çıktı. İyi bir oyun çıkardı. İlk yarının sonlarına doğru Burak ile karşılaştığı ve çift vuruş kararı ile sonuçlanan dakikaları belki gençliğine yorabiliriz. Ancak orada Altayi’ın da yan hakeme serbest vuruş kullanıyorum işareti yaptığı  ve onay aldığı görünüyor. Ancak Cüneyt Çakır devam dediği için de haksız olan Altay oluyor. Neyse ki o pozisyonda kaza çıkmadı. Serdar ve Dirar görevlerini layıkıyla yerine getirdi. Gustavo ise geçen sene bu takımda derbilerde olmayan ne kadar müdahale varsa hepsini yapan adamdı. Gerçek bir futbolcu izleme hissini her topu ayağına alışında ve her müdahalesinde veriyor Gustavo. Takımın kalitesini ciddi manada arttırıyor.

Kaliteli Ozan, kaliteli gol attı

Ozan bugün topu ayağına aldığı her alanda fark yarattı. Pasları kaliteli, koşuları zekice idi. Kendini gerçekten geliştirdiğini taraftara hissettirdi. Tüm bu iyi Ozan’ı bir de mükemmel bir gol atarken görünce Ozan’sız bir 11 olamayacağı fikri aklımızda yer ediyor. Ozan’ı tebrik etmek gerek. Zor yollardan geri döndü. Kruse, Sivas’taki rezalet oyununun ardından iyi gözüktü. Ama yetmez ama evet. Henüz Kruse ile ilgili kesin fikrimi vermemeyi tercih ediyorum. Ama şutlarını geliştirmesi gerektiği kesin. Muriqi bir büyük takım forveti gibi oynadığı süre boyunca mücadeleden vazgeçmiyor. Uzun zamandır böyle bir forvetimiz olmadığı bildiğimizden hala bazen Vedat’ın bu takımın parçası olduğuna inanmak gelmiyor.

İyi ki Moses ve Garry yoktu da Deniz’i gördük!

Deniz, bu akşam oynadığı oyunla Moses’ten de Garry’den de iyi olduğunu gösterdi. Neyse ki iki oyuncu da yoktu ki Deniz’in böyle büyük maçlarda da oynayabileceğini gösterdi. Umarım hoca ‘devam ederse’ bunu da göz önüne alır. Tolga’nın oynadığı oyundan memnunum. Emre’nin kötü olduğu bu süreçte Tolga’nın bir alternatif olarak doğması da içimize su serpti.

Ersun hoca yetmez ama evet

Ersun hoca bu gün kendisi için zor bir maça çıktı. Kazandı mı evet. Yeter mi? Onu haftaya Rize maçından sonra konuşuruz. Bugünkü galibiyet her şeyi Rize’ye erteledi. Hoca soru almamış, tepkisi de var farkındayız. Onu da düzenleyeceği basın toplantısında söyledikleri sonrası değerlendiririz.

Beşiktaş’ın oyununa gelince..

Beşiktaş, genel hatları ile sürekli bekleyen ve fırsatları bekleyen bir pozisyonda idi. Sürekli uzun top kullanması ve rakibin hata yapması bekleyen fırsatçı oyunu Fenerbahçe’ye karşı pek işe yaramadı. Elde edilen fırsatları da iyi değerlendiremediğini de söylemeliyiz. Lens ve Burak’ın maç içerisinde bir tık daha üste çıkamadığı standardı oynadığı gördük. Ljalic’in fark yaratmadığı ortada. 36’lık Atiba’nın elinden geleni yaptığı bir maç oldu. Bu konu da yalnız kalması biraz Beşiktaş açısından üzücü bir detay. Savunma hattında çok etkin görünmeyen Kartal, hücumda da etkin olamayınca, yenilgiyi kabul eden bir oyun ile sahadan ayrıldı. Kaybederek tabii..