Freud Dizisi İnceleme (Spoilersız) | 1.Sezon (Netflix)

Freud dizisi Alman televizyon kanallarında yayınlanmasının ardından ilgiyi üzerinde topladı. Ardından Avusturya yapımı bir dizi olarak Netflix kütüphanesindeki yerini aldı. Evde kalmamız gereken şu garip günlerde günün olumsuzluklarından uzaklaşarak izlenebilecek ilginç bir içerik olarak karşımıza çıkıyor Freud dizisi. Peki 8 bölümün ardından Freud dizisi hakkkında ne düşünüyoruz?

Freud Dizi | Konusu

Freud dizisi adından da anlaşılacağı üzere tartışmalı bir nörolog olarak bilinen Sigmund Freud’un gençlik yıllarını konu alıyor. Ancak dizi her ne kadar bir biyografi gibi dursa da aslında Sigmund Freud‘un 1900’lü yılların başlarında geliştirmekte olduğu yaklaşımları ve o dönemde yaşanan cinayetlerin çözülmesini konu alıyor. Yani özünde tam bir biyografi dizisi değil, içinde psikolojik öğelerin yanı sıra dönem koşullarında yeni fikirler yaratmaya hatta dünyayı değiştirmeye çalışan Sigmund Freud’un fantastik ve gerilimle harmanlanmış bir versiyonu. Ancak bu dizinin tamamıyla gerçekten uzak bir yansıma olduğunu değil, Freud’un çalışma alanından yola çıkılarak oluşturulan bir kurgu. Bir yönden de dönemin koşulları ile savaşarak sivrilmeye dünyayı değiştirmeye çalışan bir adamı anlamamıza açılan bir kapı aslında.

Freud Dizisi 1.Sezon İncelemesi

Freud dizisi daha önceden de söylediğimiz gibi 1900’lü yıllarında histerik vakaların kol gezdiği bir Viyana’da geçiyor. Dizi genel hatlarıyla Sigmund Freud’un (Robert Finster) ele aldığı çalışmalar baz alınarak hazırlanmış kurgu ve bir dönem dizisi. Her şeyi bir yana bırakarak öncelikle dizinin dönem dizisini yansıtmada başarılı olduğunu söylemek isterim. O döneme ışınlanmış gibi hissettiren sokak dizaynları ve kıyafetler… Tabi bunda hali hazırda Avusturya’da hala o dönemden kalma binaların var olması da etken olabilir.Bu etken görsel olarak beni mutlu etti.

Polisiye ve Mistisizm ile Harmanlanmış Bir Freud Hikayesi

Dizi genel hatlarıyla bakıldığında aslında ilk 3 bölüme kadar Freud’un hipnoz çalışması ve buna bağlı olarak kendini kanıtlama arzusunu izliyoruz. Bu da sıra dışı ve ilk gerçek hastası Fleur Salome (Ella Rumpf) ile mistik şekilde cinayetleri aydınlatmaları ile sonuçlanıyor. Buraya kadar dizi sağlam ve biraz gerçek temellere oturtulsa da bu kısımdan sonra dizi ilk üç bölümdür ince ince işlenen Avusturya-Macaristan’ın anlatıldığı olayların nereye varmak istediğini anlıyoruz. İşin garip kısmı Macaristan’ı savunan iki kişinin mistik olaylar ile devlete özgürlük getireceği inancı. Yani Freud dizisi için, psikoloji alanında oldukça tartışmalı bir nörologun anlattılacağı bir dizide buna gerek var mıydı açıkcası emin değilim. Bana kalırsa bu yönü ön plana çıktığında ve okülist kısmın diziye dahil olması diziyi sıkıcı bir hale getirmiş. Onun dışında dizide anlatılmak istenen birkaç şey daha var, bunu izleyince görmenizi tercih ederim.

Tüm bunların ardından bu dizide doğrudan Freud’u izlemek ve psikolojik öğeleri görmek isterseniz bu dizi size pek de tatmin sağlamayacaktır. En azından 3 bölümün ardından… Ancak mistik polisiye severim derseniz elinizde izleyebileceğiniz 8 bölümlük farklı bir dizi var.

Freud Dizisi 2.Sezon Olacak Mı?

Ayrıca diziye ek olarak dizinin diğer garip unsurlardan sıyrılarak 2.sezon kapısını aralaması açıkçası beni mutlu etti. Daha az mistik, daha fazla psikolojik öğeler baz alınarak anlatılacak olan bir Freud hikayesi bence çok daha keyifli olur diye düşünüyorum.

Siz ne dersiniz?